18 Eylül 2017 Pazartesi

Güvercinler Gittiğinde - Merce Rodoreda

Çok ilginç bir roman. Barselona'da (şimdinin hipster cenneti olan Gracia semtinde) geçiyor ve romanın önemli bir bölümü İspanya İç Savaşı dönemini de kapsıyor. Buna karşın bir iç savaş, kahramanlık romanı değil, yazarının da ifadesiyle bir aşk romanı. 

Çok kötü başlıyor, adeta beni okuma dercesine. Duygudan, derinlikten yoksun, olay olarak albenisiz. Fakat okurun sabrına güvenen bir roman bu, oldukça kısa bölümlerden oluşan yapısıyla okura bu sabrı kendi elleriyle de veriyor aslında, tesadüf değil yani. Sonra gittikçe açılıyor, yavaş yavaş hani şu aşina olduğumuz (şüphesiz gerçek de olan) "dünyanın yükünü çeken kadınlar ve dünyayı zor bir yere dönüştürmekten başka hiçbir şeye yaramayan boş işlerle uğraşan erkekler" ikiliğini yaratacak şekilde gelişiyor. Ta ki (hiç içerisinden bakmadığımız) iç savaş başlayıp cephe gerisi bir kadının savaş alanına dönüşene kadar. 

İşte romanın tam da bir romana dönüştüğü kısım bu ve buradan sonrası oluyor, ikircikli finaline rağmen. Hem de kolay okunur bir roman, kısa cümleler vesaire; üstelik çok çok basit cümlelerden rüyanın, hayalin, buhranın diline geçiş yapıverdiği anlar muazzam. 

Fakat edebiyatta ölümüne nefret ettiğim ve bana ölmüş kadına küfrettiren o iç mekan tasvirleri hariç. Yok kapıdan girince solda konsol vardı, konsolu geçip sağa dönünce kapı taşlığa açılıyordu, taşlığın üstündeki balkon genişçeydi fakat bir merdivenle sahanlığa da bağlıydı... Lan anlamıyoruz işte anlamıyoruz! Edebiyat çok güçlü bir sanat, fakat üç boyutlu uzam anlatmakta başarılı değil, yapmayın bunu! Aynı acıyı bana Masal Masal İçinde ile John Barth da çektirmişti, onun da köküne kibrit suyu.

Kitabın sonunda yazarın notu var. Romandaki etkilerden söz ederken, bir bölümde Joyce'un Dublinliler'inin etkisinin görülebileceğini söz ediyor. Halbuki hiç de özel bir bölüm olarak hatırlamıyordum ben o kısmı. Dönüp bir daha okudum. Yok usta, gayet vasat bir bölüm. Demek ki insanlar büyük esinlerle vasat bölümler yazabiliyorlar ya da tam tersi, vasat bir bölümü yazacakken bile büyük esinlere başvurabiliyorlar. Dediğim gibi, çok ilginç bir roman.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder